TÜRKİYE CANIM FEDA

TÜRKİYE CANIM FEDA
   
  TOMARZA
  Dadaloğlu Kasabası
 

Dadaloğlu Kasabası, Tomarza

1972 yılına kadar "Taf" adını kullanmıştır. 1972 yılında belde olunca "Özlüce" olarak ismini değiştirmiştir. 1987 itibaren Dadaloğlu ismini kullanmaya başlamıştır. Ünlü Türk ozanı Dadaloğlu adına her yıl Ağustos ayı sonunda kasabada şenlikler düzenlenmektedir. Halkın geçim kayanağı çiftçilik ve kasba ve İl dışında serbest işlereden sağlanmaktadır. Okuma yazma (lise ve üniversite) oranı düşüktür. Bölgenin en büyük yerleşimine ve nüfusuna sahip olmasına rağmen yeterli alt/üst yapı ve insan kaynakları vb. eksikliklerinden dolayı yıllardır gelişme gösterememiştir. Denizden yüksekliği yaklaşık 1550 metredir. Kışları soğuk yazları ise kurak ve sıcak geçmektedir.

Resim:Tahtalıdağları.jpg
Tahtalıdağları


Güney doğusundaki
Tahtalı Dağları nının "Alaylı" olarak adlandırılan bölgelerin doğal güzeliklerinin yeterli tanıtımı yapılamamış geçmişten bu güne kadar ormanlar yakacak veya ticari olarak talan edilmiştir.3075 Mt Bey Dağ , 2967MtSoğanlı Dağı,Dumanlı dağ (Kurt Kulağı)2873 Mt ve Gövdeli dağ(Göl Tepe)2719 Mt önemli zirvelerdir. Bölgedeki dağlarda her mevsim Trekking ve dağcılık faaliyetleri yapılabilir.Bölge insanının ağaç dikme alışkanlığı yoktur. Yerel ismi "Koca" dağ mevkinden çıkan çay ormansızlık, ıslahı ve doğru kullanımı palanlanmadığından kurumuş durumdadır. Balık türleri de yanlış ve zamansız avlanmadan dolayı yok edilmiştir.


Bölgede ekonomik olarak son yıllarda çeşitli şirketlere ait
Bazalt taş ocakları faaliyet göstermektedir.Tarımsal olarakta "patates" ekilmektedir.Tüm bu faaliyetlerde bölge dışından gelen insanlar yapmakata ve çalışmakta. Ekonomik olarak bölge insanlarına herhangi bir katkısı yoktur.Patates ekimi bakir bölge topraklarını ilerde verimsiz hale getirme ihtimali düşünülmeden izin verilmiştir.


Yerel yöneticiler bölge insanının topraklarını değerlendirmek amacıyla "DİS"kuyular açıtırarak Sulama Koop."oluşturup bu bakir araziler meyve bahçeleri(
Kiraz,vişne,armut vs)yapabilirler.


Toprak erezyonu hat safada olan bölgede bilinçsiz ağaçladırma yapılmakta.Erezyonu önlemek amacıyla yerel
Meşe türlerini dağ eteklerinde ve vadi yamaçlarında çoğaltılması gerekirken yok edilmekte veya uygun olamyan ağaç türleri dikilmekte.


Yerel ismi"Üççeşme"olarak bilinen yaylaya yerel yönetim "
http://www.dadaloglu.bel.tr/"yol açtığını belirtmekte.Günümüzde arttık bireysel veya yerle ölçekli planlamalar yaparak başarılı olmak mümkün değildir.Çevre ve Orman Bakanalığı işbirliği içinde bölgenin flora ve fauna uygun çalışmaları başlatıp, yerel ve geneli kapsayacak planlamalar yapılarak ortak faydalara fırsat yaratarak bölge ekonomik ve sosyal açıdan canlandırılabilir.


Bölge insanlarının
Avşar boyu beldeye yerleşmesini;yerle yönetim http://www.dadaloglu.bel.tr/kasabamiz.asp 300 yıl tahmin etmekte.Faraziye tarihler yerine; kesin yerleşiklerin tarihini ve boyların isimlerin Türk Tarih Kurumu ve Osmanlı İmparatorluğu vergi ve askerlik kayıtlarından veya bu konuda akademik uzman kişilerin araştırmalarından Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu veya Tarihçi Adnan Menderes KAYA "Avşar Türkmenleri Kitabı"bilimsel bir kaynak olabilir. ."TAF"isminin kökeni,anlamı konusunda Türk Dil Kurumu sorulabilir.Ayrıca belde kökenli Türkçe veya Edebiyat öğretmenlerinden (Uğur YILDIRIM)araştırma yapması istenebilir.


Kasabada Avşarları 1865 tarihlerinden itbaren yerleştikleri kuvvetle ihtimaldir.Kasaba mezarlığındaki mezar taşlarında 300 yıllık geçmişe giden hiç bir tarih yok.Kasaba halkından bilen varsa resmini çeksin üzerindeki yazıyı tercüme ettirsin.


Osmanlı Devletinde İki önemli sürgün yeri vardı Birsi
Kıbrıs diğer Suriyenin Rakka bölgesi.Buralara Eşkiyalık yapanlar,devlete isyan edenler gönderilirdi.Avşarlarda Osmanlıya karşı her zaman mesafeli durmuş zaman,zaman isyan etmiş.Vergi ve Asker vermemiştir.1650-1700 yıllarda Rakka'ya sürgün edilen Recepli Avşarlar 1865 yıllarına kadar kışları çukurovada yazları yaylalarda konar-göçer yaşamalarına devam etmişlerdir.Bu yüzden özellikle Kasabadaki Recepli Avşarlarının yerleşmesi kuvvetle ihtimal 1850-70 tarihlerdir.



1600-1700 yıllarında Osmanlı politikası; gelirleri artırmak için iskanları verimli arazilerin bulunduğu yerlerde yaptırmaktayıdı.Verimsiz arazilerde bulunan yerleşikler bile vermli arazilere taşınmaktayıdı.Yerleşik hayatın getirmiş olduğu köklü sosyal ve ekonomik katmanlar(okuma,yazma,zanaat-kar,tarım ,sermaya ve işgücü)olmayışı ve kasba mezarılığındaki kayıtlarda göstermekteki yerleşik hayata geçiş yakın tarihte gerçekleşmiştir.(Örneğin sadece geçmişlerinde eğitimli ve sermaye sahibi olan "Önder beylerinde" düzenli bir soy ağacı yazılı olduğu varsayılmakta.Bu ailenin dışında diğer ailerde her hangi bir kayıt tutulduğu bilinmemktedir.Aillerin hiç birinde Üst düzey bürokrat,sermayeder ne geçmişilerinde nede şimdi var.)Geçmişten günümüze bu sosyal imkanlar aktarılmadığı için günümüzde hala Avşarlar (kasaba halkı)fakirlik sınırında yaşamakta.

Kılıç zoruyla iskandan sonra Afşarlar yaylada ilk kışlarını geçirmeye başlamışlar; ilk birkaç yıl içinde hastalıktan soğuktan ölenler ve telef olan hayvan sürüleri oldukça çoktur. Duvar ustası, demirci, kalaycı gibi zanaat-karları Saimbeyli Ermenilerinden sağlamışlardır. Sabanla çift sürmeyi, ekin biçmeyi, tırmık çekmeyi ve bostan ekmesini ise 93 muhacirlerinden öğ-renmişlerdir..

Prof. Besim Atalay bu konuda şunları söylüyor.

"Kuru iskan imha demektir. Asırlardan beri alışılan bir hayat tarzı birden bire değiştirilemez. Bunlar derece derece iskan ve ıslah edilmeleri gerekirken bu yapılmadı. Üzerlerine asker çekildi. Ordu sevk edildi. Topa tutuldu. Obaları, yaylaları, kışlaklar yakıldı, yıkıldı, beyler kurşuna dizildi. Kadın ve çocuklar öldürüldü. Gelinler esir edildi. Neticede Türklük dağıtıldı. Türklüğü üç büyük kıtada hakim kılan bu sevimli babayiğitlerle beraber ocakları, koyunları, hayvanları mahvolup gitti."


Ünlü ozan Dadaloğlu da bu olayı şöyle anlatıyor :

Derviş Paşa, yaktı yıktı elleri

Soldu bütün yurdumuzun gülleri

Karalar giydik te attık alları

Altınımız geçmez akça tunç oldu


Yabanlu Pazarı" adlı çalışmasını yaparken Avşarların yaşadığı köy-leri gezen rahmetli Prof. Faruk Sümer aynen şunları yazmıştı. "Ne Afşarlar uğradıkları haksızlıkları Cumhuriyetten önceki hükümetlere anlatabilmişler, ne de hükümetler onların meselelerini anlayabilmişlerdir. Bu yüzden Avşar-ların mağdur durumları bugüne kadar sürüp gelmiştir. Bey aileleri de boy-daşları gibi yoksul bir duruma düştükleri için töre korunamamış ve eski bir söz ile -her ev bir Kara Han- gibi olmuş yani töreleri çiğneyerek başına buyruk hareketler başlamıştır. Bunun sonucunda kendi aralarında sık sık çıkan üzüntü verici hadiseler bugüne kadar sürüp gelmiştir. Komşularından onlar hakkında menfi sözler işitilmesinin sebeplerinden biri de herhalde budur. Ancak Afşarları küçümseyen mağrur komşuları onların evlerini gece yarısında bile gelen en yoksul yolculara açtıklarını ve yoksul ev sahiplerinin yarım ekmeklerini bir daha karşılaşmayacakları konuklarına yedirdiklerini itiraf etmişlerdir. Böyle bir hareket yüksek bir insanlık duygusuna sahip olmakla ilgili değil midir ? "

Avşarların iskanı ile ilgili detaylı açıklamalar http://www.efgan.tr.gg/O&%23287%3Buz-ka&%23287%3Ban-h-&%23305%3Bn-Trunlar&%23305%3B-devam.htm?PHPSESSID=2f656240368570b...


"TAF"kelimesinin Osmanlıcadaki benzer kelimeleri ve analmları.

         TAFE=1-Yağmur,2-Karanlık,3-Güneşin batmaya yaklaşması
TAFA=1-İnce bulut
TAFI=1-Etrafını Dolaşarak ziyaret eden,Tavaf eden.Dolaşan,2-Hicazda Mekke-i Mükkerremenin 100 km
Güney doğusundaki GAZVA Dağı'nın güney eteklerindeki 1880 mt yükseklikte kurulmuş kentin ismi
TAFF=1-Tamam alıp eksik vermek
TAFH=1-Kaldırmak,2-Dolu olmak
TAFIH=1-Dolu,Mümteli
TAFİ= 1-Nesnenin üstüne gelen,2-Hâriç,dış
Farsçada "TAFTA" Kelimesini Türkçe anlamı"Bir tür sert ipekten veya benzerlerinden yapılmış kumaş anlamındadır.

Dilbilgisi kuraları ve kullanım yerine göre kasabanın ilk ismi ile alakası varmı yokmu araştırılması gerekmekte.

Avşar kökenli Yozgat ili Boğazlayan ilçesine bağlı TAF(ÖZLER) kasabası http://www.taflilar.com/ ve Nevşehir ili Avonos ilçesine bağlı ÇALIŞ kasabası http://www.caliskasabasi.net bulunmakta. Buralardaki avşarlarla Cingözlü(AKİN) akraba olabilirler.


Kasbada arkelojik değerliliği olan Aşağı mahllenin Doğu-batı yamaçlarındaki ve vadinin kuzeyine paralel devam eden "kireç taşı" veya "Traverten" kayalıkların içlerindeki yapıların üstlerinde mesken,ahır vb yapılar bulunumakta,hatta bu yerlerde yerel yönetim çevre düzenlemesi adı altında düzenleme yaparak tahribatı artırmaktadır.Emiruşağı Kasabasında bu tip yeraltı şehri kazıları yapılmış ve hizmete sunulmuştur.

Dış bağlantılar

 
  Bugün 32 ziyaretçi (49 klik) kişi burdaydı! toplist  
 

Bilgileriniz sistemimize kaydedilmektedir.


page counter
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol